Cenk Gültekin
turkish
woat I
wos du aa heast
im haus is es stüll
de leit rednd nit
fia dei woat
muaßt ongst hobn
oba hinta da wond
leise weata
deine briada
in da aufgrissenen tia
ka woat wead do gredet
- - - - -
wort I
was du auch hörst
im haus ist es still
die leute reden nicht
für dein wort
musst du angst haben
aber hinter der wand
leise wörter
deine brüder
in der aufgerissenen tür
kein wort wird da geredet
From: schottntreiba
Weitra : Bibliothek der Provinz, 2004
Audio production: 2006, M.Mechner / Literaturwerkstatt Berlin
Tramontana
Deniz kıyısından uzak, apartmanında dinleniyor dalgıç
ve seyrekçe çiziyor sahilin arkasında uzanan kayalıkları.
Çınar yapraklarını ovan, giyen rüzgâr kesiyor
apartmanı, pencere pervazını.
Rüzgârı arkama almıştım bu hikâye için.
Bir adamın dağı aşmasını anlatıyordu yolculuk
ve hikâyenin denizin dibine çakılışını.
Rüzgâr hükmediyor mezarına. Ve dalgıç
kayalıkların arasında sıkışmış duruyor
çıraklar belirene dek ve rüzgâr
ölü dalgaları ve denizi ezip geçiyor.
Dalgıç rüzgârın kıyıya vuruşunu resmediyor.
Kayalıklar yeşeriyor ve
mezar basamak oluveriyor
dipteki mağaranın mercanlarına
çiçek perdesinin renkli oymasının üstünden.