Anna Halberg
swedish
Ulus Gazetesi İşgali
brecht olsa şöyle sorardı:
anlamadan heveslenenlerle, anlayıp susanların nedir farkı?
beckett’a göre,
büyük bir fırsat kaçırıldı
kemal türkler’e göre,
hayır onlar planlamamıştı
anılara göre,
inanılmıştı inanılması güç bir güzelliğe
devrimlere göre, meşruydu her devrimci eylem
anneannemle konuşacak olsam,
“bırak bu işleri artık”
asıl merak ettiğim,
muhabirlerle mürettipler kızmışlar mıydı işgalcilerine?
mürettiplere göre,
toplatılacağı kesin bir kitabın trajik sonuydu verdikleri ilham
muhabirlere göre,
sansürlenmeye mahkûm flaş bir haber
masalara göre,
üzerlerinde konuşma yapılmasını yadırgamışlardı
baskı kalıplarına göre,
pencereye çakılmak hoşlarına bile gitmişti
gri sakallı bir dev
tutmuş çay servisi yapıyordu
korkularına göre,
bu iş bir an evvel biteydi iyiydi
duygularına göre,
uzun bir eylem halayı gibi
kat kat olmuştu bile onlar
brecht’e dönersek,
işgalciden işgalciye fark vardır derdi
purosunu yakmadan evvel
Audio production: Efe Duyan / EDISAM - Turkish Literature and Science Writers Union
Ockupationen av tidningen Ullus
Brecht skulle fråga
vad är skillnaden mellan
den som begär utan kunskap
och den som vet men håller tyst
enligt Beckett
är den störta möjligheten redan förbi
enligt facket
var det här inte planerat
enligt minnet
tror människor på en onårbar skönhet
enligt farmor
borde jag släppa det här
vad jag verkligen vill veta är om
reportrarna och typsättarna
redan stod i konflikt med ockupanterna
enligt typsättarna
inspirerade de ett tragiskt slut av en bok
vars öde var att bli konfiskerat
enligt reportrarna
var det här den senaste nyhet
som behövdes censureras