Hayali Bir Konuşma

neden mi? belki bir tutam beyaz saçın
bir yara izi,
bir kraliyet arması,
berbat anılarla, şahane öğütler,
yorucu bir gün, uykusuz bir gün doğumu gibi
yanağına asılı durmasından.

neden mi?
kibirli parmaklarının birden mızıkçı çocuklara dönmesinden,
sihirbazlık numaraları değil de
bir gömleğin üzerinden dar bir bluzu çıkarır gibi…

neden mi? hmm, çünkü durmaksızın dağılan saçların
bir yatağın her masaldaki kırışığı;
çünkü olsa olsa evlatlık bir prenses benim aradığım,
öptükçe kurbağa kalan bir kurbağa.
bilirsin masallar çocuklar içindir
çocuk değilim artık.

sonracığıma, övündüğün tek siyah elbisenden,
birer el ilanı gibi dağıttığın muzip koca gülücüklerden,
o elbisenin ve bacaklarına sürtünen şu kedinin sana çok yakışmasından
(yok muydu yoksa öyle bir kedi?)
ve bilmediğimden
iki yöne akan bir nehir gibi dudaklarından
geceleri korkar mıyım?
saçmalar
sana aptalca âşık olur muyum?

bir defa söyleyeceğim yalnızca
neden diye sorma
yumuşacık çarptı kalbim
hoşça kal.

© Efe Duyan
Audioproduktion: Efe Duyan / EDISAM - Turkish Literature and Science Writers Union

Imagined Conversation

you ask why -perhaps because of a few white strands from your hair
like a scar
or a royal crest,
like terrible memories or fabulous advice,
a difficult day, a sleepless sunrise
all trailing across your cheek.

you ask why
-because your proud fingers can become playful in a instant
I’m not talking about some magician’s trick
but taking off a tight blouse, a shirt still underneath...

you ask why - because your constantly-escaping hair
is the crumple in every fairytale sheet;
because an adopted princess is what I’m really looking for,
a frog that stays a frog after being kissed.
you do know fairytales are just for kids?
and I'm not a child anymore.

what else? because of your single black dress of which you are so proud,
the large naughty smile that you hand out like flyers,
because that dress and the kitten rubbing against your legs both suit you
– was there even a kitten? –
and because I don’t know
if I will get scared in the night by your lips
like a river which flows in two contrary directions
or mess up
or fall like an idiot for you

I’ll tell you only once
don’t ask me again
my heart pounded softly
good bye.

Translated by Sian Melangell Dafydd