Anat Zecharia 
Übersetzer:in

auf Lyrikline: 6 Gedichte übersetzt

aus: türkisch nach: hebräisch

Original

Übersetzung

Ulus Gazetesi İşgali

türkisch | Efe Duyan

brecht olsa şöyle sorardı:
anlamadan heveslenenlerle, anlayıp susanların nedir farkı?

beckett’a göre,
büyük bir fırsat kaçırıldı

kemal türkler’e göre,
hayır onlar planlamamıştı

anılara göre,
inanılmıştı inanılması güç bir güzelliğe

devrimlere göre, meşruydu her devrimci eylem

anneannemle konuşacak olsam,
“bırak bu işleri artık”

asıl merak ettiğim,
muhabirlerle mürettipler kızmışlar mıydı işgalcilerine?

mürettiplere göre,
toplatılacağı kesin bir kitabın trajik sonuydu verdikleri ilham

muhabirlere göre,
sansürlenmeye mahkûm flaş bir haber

masalara göre,
üzerlerinde konuşma yapılmasını yadırgamışlardı

baskı kalıplarına göre,
pencereye çakılmak hoşlarına bile gitmişti

gri sakallı bir dev
tutmuş çay servisi yapıyordu

korkularına göre,
bu iş bir an evvel biteydi iyiydi

duygularına göre,
uzun bir eylem halayı gibi
kat kat olmuştu bile onlar

brecht’e dönersek,
işgalciden işgalciye fark vardır derdi
purosunu yakmadan evvel

© Efe Duyan
Audio production: Efe Duyan / EDISAM - Turkish Literature and Science Writers Union

ההשתלטות על העיתון 'אולוס'

hebräisch

ברכט היה שואל
מה ההבדל בין

זה שמשתוקק מבלי להבין
לזה שמבין אבל שומר שתיקה

לפי בקט
ההזדמנות הגדולה כבר הוחמצה

לפי האירגון
זה לא היה מתוכנן

לפי הדעה הרווחת
אנשים מאמינים ביופי בלתי מושג

לפי המהפכנים
כל פעולה מהפכנית לגיטימית

לפי סבתא שלי
אני צריך לתת לדברים האלה לחלוף

מה שאני באמת רוצה לדעת זה
האם הכתבים וסדרי הדפוס
התעמתו בהתחלה עם המשתלטים?

לפי סדרי הדפוס
הם נתנו השראה לסיומו הטרגי של ספר
שגורלו נגזר להיות מוחרם

לפי הכתבים
זה היה מבזק חדשות שהיתה חובה לצנזר

הם אפילו עמדו על השולחן
זה היה מוזר שמדברים אליך מגבוה

לפי לוח הדפוס
זה היה כמעט נוח להתבצר

ענק אפור זקן
הגיש תה באמצע כל זה


לפי הפחדים הגרועים ביותר שלהם
כל זה ייגמר רע

לפי התחושות שלהם
הם היו כבר נעולים בריקוד קונגה נצחי

לפי אלה שהיו שם
היה בלתי אפשרי לתאר את הריח של הדיו והנייר
אבל הוא יזכר לתמיד

לפי אלה שלא היו שם
אלה שגומעים את האויר ושואפים
הם שיכולים לנשוף בסיפוק

אם נחזור לברכט
הוא יאמר שהכל תלוי בשולט
ואז יצית את הסיגר שלו.

co-translation by Anat Zecharia, Jonathan Berg, Mei-tal Nadler, Tahel Frosh, Tziona Shamay

Cevizli Tekel’den Mehmet ve Osman

türkisch | Efe Duyan

mehmet’in telaşlı bir mehmet’i daha var
baba olduğunda da böyle

mehmet’in mahcup bir mehmet’i daha
evlendiğinde de aynı

kendine bir de şüpheci mehmet edindiydi
mecburiyetten

keyfi yerindeydi mehmetlerin
hemen dibinde osman’ın hiç tanımadığı osmanları

fedakar bir mehmet’i de var mıydı
-bilmiyor-
yanındakilere doğrulduğunda bir namlu
bunu düşünecek vakit bulamadı

cebinde polis kartıyla osman’ın gizli osman’ı
mehmet’in cansız mehmet’inde
ilk defa bir tütün işçisinin
elini tutunca
mehmet’in inatçı mehmet’i yürüdü taksim’e kadar
üzüldü karısının anılarında
osman’ın istifa mektubunda yırttı son pişmanlığını

güzeldi ölümle inatlaşmak
öldükten sonra bile

© Efe Duyan
Audio production: Efe Duyan / EDISAM - Turkish Literature and Science Writers Union

מחמט ואוסמן ממפעל הסיגריות ג'וויזלי

hebräisch

כשמחמט הפך לאב
הוא גידל מחמט אחר רגשני

כשהוא התחתן
למחמט כבר היה מחמט אחר ביישן

נדחק על ידי הכרח
הוא יצר מחמט ספקן

כל המחמטים היו במצב טוב
לצידו עמד אוסמן שהיו לו הרבה אוסמנים
שמחמט לא הכיר

האם היה לו מחמט שיקריב את עצמו?
מחמט לא היה בטוח
אבל כשאקדח הופנה לקבוצת חבריו
הוא לא היסס

האוסמן החשאי של אוסמן עם תעודת שוטר בכיסו
אחז בכף ידו של פועל טבאק בפעם הראשונה
המחמט המת של מחמט

בצער על האלמנה שאיבדה את המחמט שלה
מחמט העקשן ניגש לכיכר טקסים
הוא קרע את החרטות האחרונות שלו
בשעה שאוסמן הגיש את מכתב העזיבה
זה היה יפה להתעקש בפניו של המוות
גם לאחר שמת

תִרגוּם: co-translation by Anat Zecharia, Jonathan Berg, Mei-tal Nadler, Tahel Frosh, Tziona Shamay

Çağrı Merkezi

türkisch | Efe Duyan

hoş geldiniz
okul arkadaşlarınızla tanıştığınız güne dönmek için
lütfen uğurlu sayınızı tuşlayınız
bahçede yorulmaksınız koşturduğunuz zamanlar için
rastgele tüm rakamlara basınız
kamyoncu lokantalarının buharlı camekânları için
ailecek çıkılmış son yaz tatilinin yılını kodlayınız

herkesin vardır çok utandığı anlar
tuttuğunuz rakamı kimseye söylemeyiniz
üniversite çimlerinde çay ve poğaçalı kahvaltılar için
hemen ahizeyi bırakıp balkona çıkınız
zamanın apar topar geçmesinden şikâyetçiyseniz
lütfen tüm gücünüzle sıfıra bastırınız
dedenizi tam hatırlamadığınızı fark ettiyseniz
aynaya bakın lütfen

sahafların tozlu kitap kokusu için
okuma yazma bilmeyen bir işçinin
adındaki üçüncü harfi söyleyiniz
yırtık pırtık elbiseleriyle ölü bulunmuş mahalle terziniz için
lütfen bekleyiniz

uykunuzdaki kadının
boynuna dokunduğunuz o sonrası bilinmez an için
biip sesinden sonra
arka arkaya aynı sayıya basınız

terk edildiğinizin ertesi günü
deftere yüz kere bir daha âşık olmayacağım yazınız

biiip

© EfeDuyan
aus: Tek Şiirlik Aşklar
Audio production: Efe Duyan / EDISAM - Turkish Literature and Science Writers Union

מוקד טלפוני

hebräisch


הלו..
עבור ימים שרצת חסר מנוחה סביב מגרש המשחקים
באקראיות לחץ על כל המספרים.
לחברים מביה"ס שנקרו פתאום בדרכך
אנא חייג את מספר המזל שלך.
לחלונות מלאי אדים של מסעדה זולה
חייג את השנה של חופשת הקיץ המשפחתית.

לכל אחד תקופה שהוא מתבייש בה
אל תספר לאף אחד מה המספרים שבחרת עבורה
עבור הלחם והריבה שאכלת לארוחת הבוקר על דשא האוניברסיטה
הנח את השפורפרת וצא למרפסת
אם אתה רוצה להתלונן על הזמן שטס בזעם
בבקשה לחץ חזק על הכפתור
אם אתה מבין שאינך זוכר את סבא שלך
בדיוק כפי שהוא היה
הבט במראה: גם אתה מזדקן

עבור ספרים מאובקים בחנויות יד שנייה
ציין את האות השלישית בשמו של פועל אנאלפבית
לחייט השכונה שלך שנמצא מת עטוף בסמרטוטים
אנא המתן

עבור הרגע שלטפת את צווארה של אישה
חייג את אותו המספר שוב ושוב
בדידות היא סיכת ראש
שעונדת האישה בחלום הזה
שחרר את הסיכה לאחר הצפצוף

יום לאחר הפרידה
כתוב במחברת מאה פעם
'אני אף פעם לא אתאהב שוב'

ביייייפ

co-translation by Anat Zecharia, Jonathan Berg, Mei-tal Nadler, Tahel Frosh, Tziona Shamay

Kirilaşk

türkisch | Efe Duyan

tatlovski diyorum sana
rus romanlarından öğrenmedik mi sevmeyi

yanıma uzandığın ilk akşam
çivi yazısıyla hafızamda
hayır, hayır: bir mağara resmi

seni biraz bekletmiştim başlarda
o kadarını affet

bir zaman sakladım adını
bilmiyorsun neden

yarıda kalmış ördüğün atkı
kalsın, yeni bir kışa vesile-
ve yarım yalnızlığın, güzel işte

sabah çıkarken yeşil bir elma uzatmıştın
aramızda bir parola olsun bu

ve bırak uzasın kaşların,
korkutuyor beni yapmacıklığı
bazen mimarinin şiirin bile

yara dolu çocukluktan bacakların
seviştiğimiz koşar adım
sevdiğimiz uzayan saçlarınca sabırlı

ama rus romanlarında
uzun takma adları hala karıştırıyorum

© Efe Duyan
Audio production: Efe Duyan / EDISAM - Turkish Literature and Science Writers Union

לומר?

hebräisch

קראתי לך אניושקי
כי למדנו לאהוב מרומנים רוסיים

הלילה הראשון שישנתי לצידך
בתוך ראשי, כתוב בכתב יתדות,
לא, לא,
כמו ציור במערה.

בהתחלה נתתי לך לחכות,
סלחי לי על כך.

כבר כמה זמן שאני מסתיר
את שמך,
את לא יודעת למה

הצעיף שסרגת נותר לא מושלם
הניחי לזה, עד החורף הבא
כך שהבדידות תשאר חלקית, גם

התפוח הירוק שנתת לי בוקר אחד
הניחי לו להישאר סיסמה סודית בנינו

ותני לגבות שלך לצמוח
היומרה מפחידה אותי
כפי שהיא מפחידה אותי בארכיטקטורה ושירה

עם סימן החיסון על זרועך
רגליך מלאות בצלקות ילדות
אנחנו עושים אהבה בדהרה
אנחנו אוהבים אחד את השניה
בסבלנות כמו שערך הצומח

co-translation by Anat Zecharia, Jonathan Berg, Mei-tal Nadler, Tahel Frosh, Tziona Shamay

Asker Barikatında Oğluyla Karşılaşan İşçinin Söyledikleri

türkisch | Efe Duyan

boğazım kupkuru
yine de susacak gibi değil

boğazım nasır tutmuş
pankartları gümüş bir tepside taşımaktan

boğazım korkak bir cambaz
asker barikatı karşısında
bilmiyor ancak
ilerleyerek telde durulabileceğini

boğazım korkudan çatlayacak
asker miğferleri
çıkardığımız rüzgârda dalgalanırken

boğazım kör
kendi oğlum değil mi
üniformalardan birinde gizlenmiş
silahıyla beni gösteren

boğazım bacaklarımla yarışıyor
bir çocuk çetesi gibi bağıra çağıra
barikatın üzerinden sıçrarken

boğazımı açmışım ardına kadar
oğlumun boynuna doluyorum

boğazım düğüm
sevinci kendine saklıyor

boğazım kesik
beş kişinin kanı
ayrı ayrı akıyor

© Efe Duyan
Audio production: Efe Duyan / EDISAM - Turkish Literature and Science Writers Union

דברי הפועל שהתעמת עם בנו החייל

hebräisch

הגרון שלי יבש
אבל אינו חדל לצעוק

הגרון שלי התכסה יבלות
מנשיאת השלטים על מגשי הכסף

גרוני מפחד כהולך על חבל
הוא לא יודע שהדרך היחידה
לא ליפול
היא לצעוד קדימה

הגרון שלי יוצא מגדרו מרוב פחד
כשקסדות החיילים
נושבות ברוח שלנו

הגרון שלי עיוור
האין זה בני
מסתתר במדים
מצביע עלי בנשקו


הגרון שלי מתחרה ברגלי
צווח כחבורת ילדים
כשאנו קופצים מעל הבריקדות

כשגרוני פעור לרווחה
אני נופל בזרועותיו של בני
הגרון שלי חנוק
שומר את שמחתו לעצמו

הגרון שלי משוסף
ודמם של חמשת ההרוגים
נוטף ממנו

co-translation by Anat Zecharia, Jonathan Berg, Mei-tal Nadler, Tahel Frosh, Tziona Shamay

Hayali Bir Konuşma

türkisch | Efe Duyan

neden mi? belki bir tutam beyaz saçın
bir yara izi,
bir kraliyet arması,
berbat anılarla, şahane öğütler,
yorucu bir gün, uykusuz bir gün doğumu gibi
yanağına asılı durmasından.

neden mi?
kibirli parmaklarının birden mızıkçı çocuklara dönmesinden,
sihirbazlık numaraları değil de
bir gömleğin üzerinden dar bir bluzu çıkarır gibi…

neden mi? hmm, çünkü durmaksızın dağılan saçların
bir yatağın her masaldaki kırışığı;
çünkü olsa olsa evlatlık bir prenses benim aradığım,
öptükçe kurbağa kalan bir kurbağa.
bilirsin masallar çocuklar içindir
çocuk değilim artık.

sonracığıma, övündüğün tek siyah elbisenden,
birer el ilanı gibi dağıttığın muzip koca gülücüklerden,
o elbisenin ve bacaklarına sürtünen şu kedinin sana çok yakışmasından
(yok muydu yoksa öyle bir kedi?)
ve bilmediğimden
iki yöne akan bir nehir gibi dudaklarından
geceleri korkar mıyım?
saçmalar
sana aptalca âşık olur muyum?

bir defa söyleyeceğim yalnızca
neden diye sorma
yumuşacık çarptı kalbim
hoşça kal.

© Efe Duyan
Audio production: Efe Duyan / EDISAM - Turkish Literature and Science Writers Union

שיחה דמיונית

hebräisch

את שואלת למה -
אולי בגלל כמה שערות לבנות בשערך
כמו צלקת
או סמל מלוכה
כמו זכרונות נוראים או עצות נפלאות
יום קשה, זריחה ללא שינה
הכל משתרך על הלחי שלך.

את שואלת למה -
כי האצבעות הגאות שלך יכולות להיות שובבות ברגע
אני לא מדבר על טריק של קוסם
אבל מפשיט חולצה הדוקה...

את שואלת למה - בגלל ששערך הנמלט תמיד
הוא הקמט בכל דף באגדה,
בגלל שנסיכה מאומצת, זה באמת מה שאני מחפש,
אני הצפרדע שנשארה צפרדע לאחר הנשיקה.
את הרי יודעת, אגדות הן רק לילדים
ואני כבר לא ילד.

ומה עוד? האופן בו את לוחצת חזק מידי על העט,
האיפור המרושל שלך,
בגלל השמלה השחורה היחידה שלך,
החיוכים שחילקת כמו פליירים
בגלל שהשמלה הזו והחתלתול המתחכך ברגליך
שניהם הולמים אותך
- היה שם בכלל חתלתול?
ומכיון שאני לא יודע
אם אתחיל לפחד בלילה
משפתיך שהם כמו נהר
הזורם בשני כיוונים מנוגדים
או להסתבך
או להתאהב כמו אידיוט בשבילך

אני אגיד לך רק פעם אחת
אל תשאלי אותי שוב
הלב שלי הולם בשקט
להתראות.

co-translation by Anat Zecharia, Jonathan Berg, Mei-tal Nadler, Tahel Frosh, Tziona Shamay